Last updated on September 18, 2020
Iyi ki fena hastayim da eve kapali kaldim. Evet klavye turkce degil onu cozdum de bi reboot kadar bekleyemedim acikcasi.
Dunyalar guzeli Arch ilk denememde hard disk problemleri nedeniyle cakilmisti. Sonra disk bolundu parcalandi o kisim koseye ayrildi ve Fedora ile devam ettim bir sure. Ama Fedora yavaslari sevimsizlesti, zaten hep bi Arch tavsiyeleri gelirdi bana dedim deneyeyim. Oncelikle Arch wifi kartimi tanimadi. Ya da ben oyle sandim. acikcasi bu kisimdan tam emin degilim hastaligin basiydi toparlayamamis olabilirim. Gittim bi kablo aldim bugun, Hani bolca saydiriyorum ya Linux’a gercek hayat cok mu nefis acaba? Bok nefis afedersiniz. Kablo ottu dukkandan cikarken. Kasaya dondum dedim alarm kalmis uzerinde. Yavsak bunda alarm olmaz hanimefendi dedi benimle kapiya yurudu. Gecirdi kabloyu, Ottu. Yavrum zaten ben manyak miyim sana diyorum ki baska bi sey almadim. Olacagi var ya tabi kutuyu parcaladilar torenle. Kabloyu oylece tuttu kapiya, Hala otuyor. Butun her yeri ote ote gezindim sonuc olarak, Neyse neyse.
Simdi Archlinux kurulum gibi bi aramayla zaten pek cok Turkce kaynak da dokuluyor. Ben iki yazidan yararlandim. Biri daha aciklayiciydi ne yaptigimi da bildim. Digeri de dogru siralamadaydi, Evet o siralama olayi onemli. Bi kac hamle once verilen komut calismazken bi kac hamle sonra duzelebiliyor. Tabi ben yine bi kac kez deneyip yanildim. Benim acimdan kurulumun en delirtici kismi vi oldu. Aslinda vi’den nefret ediyorum diyebilirim. Niye inatla vi kullandigim sorulacak olursa belki biraz anlatimi yapan arkadasa saygim belki de zor da gelse cozebilme istegi. Hayir cok zor degil ama onemli bi dosya editlerken urkutuyor beni, Ve cok nadiren kullandigim icin kullanmam gerektiginde hep komutlarina bakma ihtiyaci duyuyorum.
Neyse yenilik hep iyi gelmistir bana.
Biraz da boylece devam edelim Linux hikayesine.
Selamlar.. Yine ben 🙂
O kadar çok şey var ki yazacak.. Nerden başlasam bilemedim şimdi. Öncelikle “Cause I’m a Picker” başlığından sonra ara ara girip ne karalamışsın diye bir kaç kere baktım ama ortalarda birşey bulamayınca heralde artık bıraktın dedim. Araya yaz okulu, staj, tekrar vizeler – finaller girdi derken iyice unuttum burayı. Baya olmuş bakmayalı, aklıma geldi bir göz atayım dedim o da ne!! pacman ile alakalı birşeyler var ve baya da post girilmiş.. Arch Linux u görünce gözlerim doldu 🙂 Senin gibi öğrenmeye açık insanları görmek(ve tabiki aynı dili konuşabilmek[sen de kabul edersin ki Linux hakkında{ortalamanın üzerinde} türkçe konuşan birini bulmak{forumları saymazsak tabiki 🙂 } gayet zor]) insanı mutlu ediyor. Tüm postlarını okudum ve yine her zamanki gibi eğlenceliler. Neyse biraz yorum yapayım bari.
Öncelikle güncellemeler Arch Linux ta bazen baş ağrıtabiliyor. Ama sistemle uğraşmayı oyuncakla oynamaya benzeten biri için biraz oyundan zarar gelmez sanırım :). Ve tabi ki Arch Linux u kurmak sadece başlangıç. Çalışır hale getirebilmene çok sevindim(daha çok kimsenin başını ağrıtmadan işimi halletmeyi tercih ederim o yüzden makalelerde ve forumlarda kafaları yemişliğim, “kan çanağı” gözlerle sabahlamışlığım, yoğun kafein ne kadar bedeni ayakta tutsa da beynin işleme fonksiyonlarını kaybetmeye başladığında ekrana boş boş bakmışlığım çok olmuştur sistemi çalışabilir hale getirmek için 🙂 ) ama çalışan sistem muhtemelen güvenlik ayarlarından yoksundur. Güvenlik duvarı ve protokollerden bahsediyorum tabiki. Onlara da bir göz atmanı tavsiye ederim.
Ve en önemli işi sakın unutma. “.config” dosyalarını kesinlikle yedekle. Arch tarafında yeni sürüm muhabbeti yok senin de bildiğin gibi. Her ne kadar yeni sürüm kurulumu sonrası tekrar ayar çekme olayı olmayacaksa da, (çok çok nadir olmakla birlikte) güncellemeler sonrasında sistemin kullanılamaz hale gelmesi ve tekrar kurulum gibi bir durumla karşılaşabilirsin. Hele ki sistemi biraz kurcalamayı seviyorsan muhtemelen o noktaya geleceksin. Ne olur ne olmaz bi kenarda dursun ayar(.config) dosyaların.
Daha az önemli şeylerden bahsedelim.. Postlarından birinde terminalde powerline gördüm o da gülümsetti :). vi biraz can sıkıcı kabul ama vim i de tavsiye edecek değilim normal kullanım için. Mecbur kalmadıkça Gedit candır. Acaba diyorum hazır Arch a geçmişken…
### Arch + i3wm + termite(çok tatlı .conf tabanlı bir terminal emulator[lxterm çok tarzım değil 🙂 ]) + (mpd + ncmpcpp {cmus a çok güzel bir alternatif}) ###
kombinasyonunu düşünür müsün? Biraz uğraşırsan şu şekilde birşeyler yapabilirsin. “http://www.frankshin.com/wp-content/uploads/2015/01/2015-01-26-191341_1440x900_scrot.png”
Sanırım biraz uzun oldu ha..? Dedim ya yazacak çok şey birikmiş :). Neyse.. Eğer merak ettiğin birşey olursa ya da bir sorunla karşılaşırsan mail kutum her zaman açık haberin olsun 🙂 Arch ile iyi oyunlar.. {Belki ilerde Gentoo da görürüz ne dersin 😉 }
Selamlar:) Aslına bakarsan bırakmak gibi bir ihtimal çok uzun zaman önce ortadan kalktı. Sonuçta çoğunlukla bana yeni yeni yazılar yazdıran canım Linux çok sorunsuz bir yol arkadaşı değil. Elbette benim acemiliğimin payı oldukça büyük ama bütüne bakarsak ben herhangi bir dağıtımla mutlu olduğu kadar çile de çeken bir çok insan tanıdım. Bunu kabullenince -ki ben erken kabullendim diyebilirim- o kaçma, bırakma, vazgeçme ihtimali ortadan kalkıyor. Üstelik o kadar cefasını çekmişken ne bırakması:)
.config yedekleri konusu önemli haklısın. Bilgisayarı açabilirsem ilk iş olarak yapacağım bunu.
Gentoo sanalda denemiştim. Ama Arch Linux sanki aradığım sistemmiş gibi geliyor şu aralar. Kalbimi kazandı ve bir süre ayrılmayı düşünmüyorum. Öte yandan hep söylerim benim sonum Linux değil Unix olacak. Ve bir gün FreeBSD ile jübile yapacağım:) O zamana kadar Linux acemisi olarak devam.