Last updated on September 19, 2020
Evet bir Android meraklısı olarak ihtiyaçlara göre telefonu kurcalamak benim için eğlenceli diyebilirim. Yanlış hamleler yapmadım mı, üff ne biçim. Bir galaxy mini rootlarken brick neye denir öğrenmiştim mesela:) Ama genellikle bilgisayarla kazanılan bir önsezi var, hani bir işlevi olduğundan değil de bünyeyi hazırlıyor diyelim. O yanlış hamleyi yaptığını farkediyorsun ve nasıl patlayacağını bekliyorsun. O his fenadır, ben Android‘de bir Lucky Patcher kurcalamasıyla sonsuz bir boot döngüsü yakalamıştım mesela. Telefon yeniden başlamaya çalışırken sakat doğum olacağını anlamıştım. Tedaviyi başarana kadar çok uğraştım ve uzun süre bu nedenle Marvel karakterlerine sempati duyamadım:)
Neyse, neyse..
Xposed diyordum, devam edeyim. Bundan çok zaman önce Onuralp bana Xposed dediğinde onun anlattıklarının çoğuna yaptığım gibi dinledim, pek bir şey anlamadım. Ve bir gün bana da gerekirse soracağım adresi bilerek bu bilgiyi bir köşeye kaldırdım. Nedir Xposed? Bir kere bu soruyu sorduğumda aldığım cevabı ben anlamıyorum. Framework nedir bilmiyorum ki, bunu söyleyeceğim aklıma gelmezdi ama meşhur bir bilgisayar dergisinin web sitesinde gayet açık anlatılmış. Doğrusu ben bilinçaltı mesajının en ağır örneklerini ben bu dergiden yakalamışım. Yıllar sonra Linux okyanusuna bir tahta parçası üzerinde açılmaya karar verdiğimde fark ettim bu durumu. Anlatım eski ama mantığı kavramak için yeterli, arada custom romlar konusunda çaktırmadan korkutma şekilleri olmuş tabi. Uygulama iskeleti denilmiş, çok uygun bir tanım olmuş bu bence. Modüller yükleyerek uygulamaları özelleştirmeye izin veren bir yapı Xposed. Çok nefis şeyler var, spoiler vermek istemiyorum.
Yamulmuyorsam önceki gün otobüste elinde benim telefondan olan bir hatun kişinin yanında oturuyordum. Duvarkağıdı ön tanımlı, widgetlar klasik tamam bunlara göre göre alıştım. Ama ekranı sağ sol yaparken fark ettim ki ” eklemek için dokunun” yazıyor. İlk gün bu resmen, 2. dakika falan benim için, komik geldi. İşimi görüyor ya yeter değişik bir mantıktır, o zaman niye o kadar para veriliyor diye sormadan edemiyorum. Benim satın aldığım en pahalı ürünler hep teknoloji oldu bu güne kadar. İşimi görüyor ya yeter benim için kışlık bottur. Ucuz ve sağlam bulursam onu alırım. Bir şeyi normal kabul edilebilecek fiyatın üzerinde para vererek almışsam buzlu içecekleri 60 saat soğuk tutuyor denilmeli tanıtımında ve ben mutlaka o özelliği deneyecek olmalıyım. Elbette insanlar çeşit çeşit. Ben de tesadüfen denk gelindiğinde bloguna bakan insanların pek bir şey anlayamadığı bir çeşittenim.
Neyse, neyse, neyse..
Meraklısı önce CyanogenMode sonra Xposed denemeli. İhtiyaç demiştim, neydi, niye birden bire Xposed derdine düştüm söylemedim. Normalde nasıl kurdum onu anlatırdım, bu sefer o da içimden gelmedi. Artık tedavülden kaldırıldı belki ama biz her pazartesi her cuma “Korkma!” dedik ya hala bozulur, garantisi uçar, keyfim kaçar denilmesin istiyorum ben.
Bırakıyorum buraya..
