Press "Enter" to skip to content

Hak?

susuzirmak 2

 

Başkalarını bilemem. Ama lisedeyken bir arkadaşım bana “Tutunamayanlar” kitabını okumamı söylemişti. O da birilerinden almış okumuş, getiremedi. Sonra ben kitapçıları dolaştım, alamadım. Kütüphaneleri dolaştım, bulamadım. Üniversite bitti. Aylar sonra bir iş buldum. Sanırım ilk maaşımdı, sanırım artık çok geç kalınmıştı. Ve ben herşeyden habersiz gitmiş İnşaat Mühendisi olmuştum. Ayraç duruyor hala, 554’üncü sayfayı 555’e bağlayan aralıkta. Bir gün kitabı duvara vurdum ve devamını hiç okumadım.

Yani başkalarını bilmem, ben pek çok şeyi kaçırdım..

Dinlemek istediğim müziklere yıllar sonra ulaşabildim. Pek çok konser geçti dinleyemediğim. Ve artık konsere gitmek isteyen ırmak kalmadı.

Telafisi yok.

Gün itibariyle yaptığım bir aramada listelenen sonuçlar alttaki gibi..

Yok bana kimse emeğe saygı nutukları çekmesin. Ben neyi+kime şikayet edebildim bu zamana kadar. Her şeyi patent altına alıp elimi kolumu daha sıkı bağlayan, telif hakkı denen bir zırvalık icad edip, geriye kalan tek gerçeği yani “bilgiye ulaşma hakkı”nı hiçe sayan insanların arasında..

Demem o ki, başkalarını bilmem.

Ama ben kendimi bildim bileli..

Emeğin gerçek değerine ulaşacağı bir dünya düşledim. Köşeleri kapmaktan bahsetmiyorum, çünkü sahiplenilecek tek şey insanlığın kendisi olmalı. Ortaya çıkardıkları değil..

İnsan yarattıklarıyla ama en çok paylaştıklarıyla güzeldir.

Ve bir şeyin değerini parayla ölçecek kadar alçaklaşmak sadece koltuk sahiplerinin hevesidir.

Unutulmasın olur mu Ubuntu..

  1. İnterneti şu andaki dünyamıza benzetmeye çalışıyorlar. “Özel Mülkiyettir Girilmez”, “Askeri Bölge”, “Devlet Arazisi” vs… Gerçek dünya daki özel mülkiyeti ortadan kaldırmadıkça, bu dünyanın bir parçası olan “internet” ancak gerçek dünyada ki özel mülkiyeti ortadan kaldırma çabalarına araç olabilecek.

    Saldırı her yerde olduğu gibi devam ediyor.

    Bu arada ne arıyordun? Dosya? Müzik?

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *